"soru" ile Etiketlenen Konular

  Seceret-ül Kevn"den (Muhîddin-i Arabî) îbni Abbas (R.A.) den naklen Muaz bin Cebel rivayet ediyor;Bir gün Rasulüllah (S.A.V.) Efendimiz Hz. Eyyüb El-Ensarî"nin evinde ashabı ile sohbet ederlerken, dışarıdan: - Ya Rasülullah! Görülecek, halledilecek bir işim var. Halli için içeriye girmeme müsaade buyurur musunuz? diye bir ses geldi. Bu sesi işiten Rasulüllah (S.A.V.)...
Çocuklarda din duygusunun gelişimi Ali Çankırılı DİN BİLGİSİ soyut kavramlarla açıklanabildiği için akademik zekâdan çok duygusal zeka ile kavranmaktadır. Embriyoloji alanında yapılan son araştırmalar, duygusal zekânın ana rahminde gelişmeye başladığını göstermektedir. Bilgisayar destekli gelişmiş elektronik araçlarla ana rahmindeki fetus (cenin) üzerinde yapılan araştırmalar, ana rahmindeki bebeğin, annenin moral ve ruhsal durumunu algıladığını...
Peter Answers Sorularınızı Yanıtlıyor Arkadaşlarınıza şaka yapabilmenin en harika yolu...:) Önce bir senaryo lazım tabi harika bir site buldum ne sorarsan cevaplıyor tarzında...sonra linke tıklayıp şakaya başlayın 1.Üst satıra pe yazdıktan sonra nokta koyun ve sorucağınız sorunun cevabını yazın siz pe. dan sonra ne yazarsanız yazın orada soru olarak okunuyor....klavyede hızlı olunki...
ALİ ÇANKIRILI Anne babaların çocuk eğitiminde en çok zorlandığı konuların başında cinsiyet eğitimi geliyor. Bunun iki sebebi var. Birincisi, konuya yetişkin gözüyle yaklaşma. İkincisi, cinsiyet eğitimini üreme bilgisinden ibaret zannetme. Bu iki hatalı yaklaşım, anne babaların işini zorlaştırıyor. Aslında, cinsiyet eğitimi zannedildiği kadar zor bir mesele değildir. Birinci hatalı yaklaşımı bir hadis-i...
  Bir zamanlar bir kralın aklına şöyle bir düşünce geldi: Eğer bir işe ne zaman başlayacağımı; kimi dinleyeceğimi; yapmam gereken en önemli şeyin ne olduğunu bilseydim, girdiğim her işi başarırdım. Aklına böyle bir fikir düşünce, krallığının dört bir yanına, kim kendisine her iş için en uygun vakti, bu iş için gerekli en...
Başarısızlık korkusu Bir öğretmenimiz anlatıyor: “Faydalı olduğuna inandığım bir yöntemim vardı. Ders anlatırken öğrencilerin dikkatini taze tutmak için rastgele bir öğrenciyi kaldırıp soru soruyordum. Bildiği zaman artı veriyor, bilmediği zaman da eksi veriyordum. Bir müddet sonra artıları ve eksileri topluyor, sözlü notuna dönüştürüyordum. Kaldırdığım öğrenci sorunun cevabını bilemediği zaman, soruyu...
"Ol" Dediği Zaman Murat Başaran “Zavallı bir çocuk gibi kalmıştı ortada… Sanki güvenle tuttuğu el usulca kayıp gitmişti avucundan… Bir anda bu büyük ve kalabalık meydanda sahipsiz hissetti kendisini… Çocuk gibi ağlamalıydı hıçkıra hıçkıra… Beyninin zarlarını yırtarcasına, sesi kısılırcasına, bütün hücreleriyle… Kundaktaki bebeğin muhtaçlığı ve masumiyetiyle… Ağlamalıydı… Ama… Bebek değildi… Çocuk değildi… Ve ama daha muhtaç… Ve ama daha masumdu… ••• Bu ızdıraba, ağlayamıyor oluşu eklendi...
Sayfa başına git