"mevlana idris" ile Etiketlenen Konular

bütün kervanlar göçtü yükleri bendim ellerim uykuda kaldı sabaha bıraktığın karanfilleri aldım bir düşten uyanıp bir düşe uyurken ruhumu yumuşatan buğunla bekleyerek yeşil elma yer dua ederdin duanı aldım dünyadan geçişime ekledim bana uymayan mevsimlerin sızısından bana uyan bir atla kaçarken sorardım neydi dünya neydi iplik iplik giyinmek kaderimi bir ıhlamur ağacını katmayı denerken saçlarıma günahı ve sevabı aynı umuda bölen şüphesiz...
Cahit Zarifoğlu'na Biz bakardık ve sen yürürdün şeyhim Sen yürürdün ve dağlar yürürdü Öksüz bir kırlangıç olurduk sen görünmeyince Sen görünmeyince görmezdik bulutları Yağmurları kuşanıp yollarda bahara durmazdık Kapının önünde iki büklüm bekler Acıyı keşfeden bu çocuk yürekler Nasıl selam verilir bilmez Ne açar kapıları bilmezdik şeyhim Biz sorardık ve sen söylerdin şeyhim Sen söylerdin ve gökler söylerdi Kırılmış bir ayna olurduk...
Dinle Gambito söyleyeceklerim var Kalmadı artık Dağlara yaslandığımız akşamlar Babamızın dönmesini beklerken İşaretlendiğimiz zamanlar Kalmadı kalmadı Pencereden bizi gözleyen ağaçlar Şimdi saklanmıştır bütün kapılar Gambito Üşüyoruz kimseler aldırmıyor Ellerimiz sevgili ellerimiz Onlar bile yabancı Hey Gambito biz kimiz Seni alıp giden Beni alıp giden Kim böyle her akşam Mevlana İdris
burası dünya ve biz artık çok sıkıldık alıp başımızı sana gelmek istiyoruz sana gelmek orada kalmak istiyoruz çok unuttuk hatırlamak istiyoruz başımızın okşanmasını gözyaşımızın silinmesini kolumuza girilmesini istiyoruz yağmurunu ve meleklerini yeniden istiyoruz rüzgarın sesini,ırmağın sesini dağların dağ denizlerin deniz kadınların kadın çocukların çocuk erkeklerin erkek ekmeğin ekmek olduğu bir dünyayı yeniden isterken seni istiyoruz aslında bunu söyleyemiyoruz her yer gece çok gece ve biz meleklerini...
Çocuktum her şeyi anladığımı sanıyordum Sonra büyüdüm, bombaların ve bankaların Dağlardan ve ırmaklardan daha fazla olduğunu gördüm Bahçıvanlar generallerden Menekşeler mermilerden daha azdı Yenilmişti dünya Yenilmişti dünya Duanın özgürleştiren rüzgarı Çekilmişti yüzlerden İnsanlar dua değil Yönetmelik okuyordu Nükleer artıklar ve çok uluslu yalanlarla kirlenmişti yüzümüz Teknolojinin o yok edici, O gri gölgesi düşmüştü yüzlere Yenilmişti yüzümüz Ve görüntü aynıydı Bütün aynalarda Her şey çok açıktı Herkes kimsesiz Herkes bir...
Sayfa başına git