Zeytin yaprağının faydaları

Zeytin yaprağının faydaları
10 Kasım 2012 tarihinde eklendi, 13.824 kez okundu.


Zeytin yaprağının faydaları

Zeytin ağacı (Olea europaea) Oleaceae familyasına ait her dem yeşil bir bitkidir. Zeytin yaprakları binlerce yıl önce insanlar tarafından hastalıkların tedavisinde çare olarak kullanılmıştır.

Zeytin yaprağı medikal anlamda ilk olarak Antik Mısırlılarda kullanılmıştır. Mısırlılar zeytin ağacının uzun ömrünü araştırmışlar ve “cennetin gücünün sembolü” saymışlardır zeytin yaprağını.

Zeytin yaprağı Antik Mısırlılarda aynı zamanda göksel bir güç sembolü idi. Ayrıca firavun mumyalanmasında da kullanılıyordu. Zeytin yaprağı daha sonra 1800’lü yıllarda şurup şeklinde hazırlanarak ateş düşürücü olarak kullanılmaya başlanmıştır. İlerleyen zamanlarda yeşil zeytin yaprağı sıtma tedavisinde de kullanılmıştır.

Akdeniz efsanelerinde Zeytin ağacı, “ölmez ağaç” ve “hayat ağacı” olarak tanımlanmıştır. Zeytin ağaçları dünyadaki en dayanıklı ağaçlardandır. Yapılan araştırmalarda 1000, hatta 3000 yaşında zeytin ağaçlarına rastlanmıştır.

O yüzden bu ağacın nasıl bu kadar uzun yaşayabildiği yüzyıllardır merak ve araştırma konusudur. Son yıllarda hız kazanan araştırmalara göre 101 madde ihtiva eden zeytin yaprağının içindeki en etken madde başlıca ‘polifenolik antioksidan’lardan biri olan “Oleuropein”dir. Bu madde, ağacı dış etkenlere, hastalık ve zararlılara karşı direnç kazandırmakta, hücre yenilemesi yapmakta, ortama uyum sağlamasına neden olarak salgılardan korumaktadır.


Zeytin ağacının tamamında bulunan ve acı-buruk bir tadı olan oleuropein, zeytinin işlenmesi sırasında uzaklaştırılır. Oysaki zeytin ağacının hastalık ve zararlılara karşı direncini sağlayan en önemli savaşçının oleuropein olduğu düşünülmektedir. Oleuropein’ in içeriğinde bulunan “elenolik asit” ve oleuropein türevi olan “kalsiyum elenolat” çok çeşitli mikroorganizma gruplarını uzak tutma özelliğine sahiptir. Oleuropein maddesinin içindeki elonoik asidin antifungal, antibakteriyel,   antiviral etkileri deneylerle tespit edilmiştir.

Özellikle Amerikan Kanser Araştırma Enstitüsü zeytin yaprağının 21. yüzyılın en önemli doğal antimikrobiyal, antiviral bir etkiye sahip çok önemli bir bitki olduğunu belirtmiştir. Bu konuda 69 kitap, 1800 den fazla makale, dergi ve çeşitli yayınlar yapılmıştır.

Yapılan son araştırmalar zeytin yaprağının, etkileri sarımsak ve soğana da benzeyen doğal bir antioksidan ve doğal antibiyotik özellikte olduğunu göstermiştir.

Zeytin yaprağı, Oleuropein’le birlikte Rutin, Luteolin gibi birçok flavonoid içerir.

Antioksidan özelliği nedeniyle zeytin yaprağı ekstresi içeren kozmetik ürünler, cilt bakımında da kullanılmaktadır.

Modern tıp, zeytin yaprağını 1995 yılında kullanmaya başlamıştır. İlk sonuçlar çok pozitif çıkmıştır. Yapılan araştırmalar sonucunda birden fazla rahatsızlık için çok umut verici ve benzersiz bir bitki olduğu anlaşılmıştır.Zeytin yaprağından hazırlanan bitkisel ilaçlarda Oleuropein, %6-20 oranında yer almaktadır

Kozmetiğin ara katkı maddesi

 

Zeytin yaprağı ile ilgili çalışmalar hala devam etmekle birlikte Oleuropein maddesi bu özelliği ile insanlar için de oldukça faydalı ve sağlık, kozmetik başta olmak üzere birçok sektörde ara katkı maddesi olarak kullanılmaktadır.

Neden zeytin yaprağı?

 

40 yılı aşkın bir süredir kullandığımız antibiyotiklere karşı artık çoğu mikroorganizma direnç kazanmıştır. Geçmiş zamanlarda antibiyotiklerle tedavi edilebilen birçok hastalık, artık tedavi edilemez hale gelmiştir. Bakterilerin ve virüslerin bu ilaçlara daha dirençli hale gelmeleri antibiyotiklerin aşırı doz alımı ya da yanlış kullanılmasının bir sonucudur. İşte zeytin yapraklarında bulunan “oleuropein” maddesi ve hidrolizleri, antibiyotiklere direnç kazanmış mikroorganizmalar üzerinde etkili ve çok değerli bir bileşendir.

Bugüne kadar zeytin yaprağında 100’e yakın madde elde edilmiştir. Yaprakta bulunan bu maddeler zeytin çeşidini uygulanan kültürel tedbirlere, yetiştiği bölgeye ve hasat zamanına göre farklılıklar gösterir. Yaprakta bulunan fenolik ve flavonait bileşikler vücudun bağışıklık sistemini güçlendirip hastalıklara karşı dirençli olmasını sağlar. Yaprakta, 60-90 mg/gr oranında oleuropein bileşiği bulunmaktadır.

Zeytin yaprağı çayı’nın
antimikrobiyal, antioksidan ve kan şekeri seviyesinin düzenlenmesiyle ilgili etkilerinin yanı sıra kroner damarlar üzerine de etkileri vardır. Aynı zamanda LDL kolesterol seviyesinde düşmeye neden olmaktadır.

Zeytin yaprağı özü’nün de yukarıda sayılan etkilere ek olarak cilt ve güneş yanıkları gibi cilt üzerine de etkileri bulunmaktadır.

Zeytin yaprağı özü, kremden şampuana kozmetik sektöründe, sütten bebe bisküvisine gıda ara katkısı olarak, antibakteriyel özelliği ile ilgili ilaç sanayinde, hayvan yeminde katkı maddesi olarak kullanılabilmektedir.

Zeytin yaprağının etkili olduğu diğer rahatsızlıklar ve mikroorganizmalar ise şöyle: Bronşit, Soğuk Algınlığı, Kulak Enfeksiyonları, Epstein Bar virüsü, Fibromalarya, Fungal (mantar) enfeksiyonları, Herpes Virüsü, Chlamydia sp.,Dizanteri, Streptococcus sp.,Hepatit A, B, C Zatürre, Cilt rahatsızlıkları, Zona, Romatizmal Hastalıklar.

Zeytin Yaprağı Ne İşe Yarar?

• Zeytin yaprağının tıbbi etkileri oleuropein ve diğer fenolik bileşiklerin sinerjik etkileri sonucu oluşmaktadır.

• Zeytin yaprağındaki oleuropein ve bozunma ürünü hidroksitirozol güçlü antioksidan etkiye sahiptir. Yapılan çalışmalar özellikle kalp-damar rahatsızlıklarına önemli işlevi olduğunu göstermektedir. Tansiyon ve kolesterol düşürücü, ayrıca kan sulandırıcı etkinliği bilimsel olarak gösterilmiştir.

• Zeytin yaprağındaki kalsiyum elenolate, virüs, bakteri ve mantarları öldürme özelliğine sahiptir.

• Oleuropeinin içeriğinde yer alan elenolik asit ve oleuropein türevi olan kalsiyum elenolat farklı mikroorganizma gruplarına karşı etkilidir. Oleuropein vücutta iki enzim tarafından elenolik aside dönüştürülür. Elenolik asitin güçlü antimikrobiyal etkisi vardır.

• Zeytin yapraklarındaki oleuropein ve hidrolizleri, antibiyotiklere karşı direnç kazanmış mikroorganizmalar üzerinde etkili bir bileşendir.

• Laboratuvar çalışmalarında,  zeytin yaprağı ekstresinin E. coli, Staphylococcus aureus ve gibi Candida albicans gibi mikroorganizmalara karşı etkisinin olduğu görülmüştür. Zeytin yaprağı aynı zamanda hayvan ve in vitro çalışmalarda antiviral aktivite göstermiştir.

• 2003 yılında Mycoses”de yayınlanan bir laboratuvar çalışmasına göre zeytin yaprağı ekstresi 24 saat içinde Candida albicans’a karşı etki göstermiştir. Candida albicans vajinal mantar enfeksiyonlarına yol açan yaygın bir mantardır.

• Phytomedicine 2010 Ekim sayısında yer alan araştırma sonucuna göre zeytin yaprağı ekstresi tansiyon düşürücü bir ilaç gibi etkili olmuştur. Sekiz hafta boyunca günde 2 defa 500 mg zeytin yaprağı ekstresi kullanılmıştır.

• Bir klinik çalışmada özel olarak hazırlanan  zeytin yaprağı ekstresinin birinci kademe yüksek tansiyon hastalarında etkinliği, reçeteli bir ilaç olan kaptopril ile karşılaştırılmıştır.  2 ay boyunca hastaların yarısına kaptopril diğer yarısına zeytin yaprağı ekstresi verilmiş ve süre sonunda sistolik ve  diastolik kan basıncının kaptopril verilen grup kadar etkili bir şekilde azaldığı tespit edilmiştir. Aynı çalışmada zeytin yaprağı ekstresinin LDL kolesterolde  yaklaşık %20 bir azalma sağladığı görülmüştür. Zeytin yaprağının kolesterolü azaltıcı etkisi içindeki Oleuropein’den kaynaklanmaktadır.

• Bazı araştırmalarda elde edilen bulgular zeytin yaprağı ekstresinin multipl skleroz ve sinir dejenerasyonu ile ilgili sorunlarda yararlı olabileceğini göstermektedir. Clinical Nutrition 2010 Haziran sayısında yayınlanan araştırmaya göre  zeytin yaprağı ekstresi farelerde sinir hasarının derecesini azaltmıştır.

• Hayvanlar üzerinde yapılan deneysel çalışmalar zeytin yaprağı ekstresinin kan şekeri seviyesini azalttığını göstermektedir. Zeytin yaprağının aktif bileşeni olan oleuropein, diyabet ile ilişkili oksidatif stresi azaltabilmektedir.

Oleuropein için Amerika’ da herpes ve hepatit gibi viral hastalıklara karşı patent alınmıştır.

Zeytin Yaprağının Etkili Olduğu Diğer Rahatsızlıklar ve Mikroorganizmalar

Kan Şekeri Seviyesini Düzenleme
LDL Kollestrol Seviyesini Düzenleme
Antioksidan Etki
Bronşit
Soğuk Algınlığı
Kulak Enfeksiyonları
Fibromalarya
Fungal (Mantar) Enfeksiyonları
Herpes Virüsü
Salmonella sp.
Kandidiyasis
Dizanteri
Streptococcus sp.
Kandidiyasis
Dizanteri
Streptococcus sp.
Hepatit A,B,C
Zatürre
Cilt Rahatsızlıkları
Zona
Romatizmal Hastalıklar

Zeytin Yaprağında ve Ekstratında Bulunan Fenolik Bileşikler

Zeytin yaprağı ekstraktı (özü), zeytin ağacı (Olea europaea L.) yapraklarından fiziksel ve kimyasal ekstraksiyon metotlarıyla elde edilen, zeytin yaprağının aktif bileşenlerini elde etmek amacıyla hazırlanan yeşil renkte yaprak özüdür. Bu öz; tüm bileşikleri saf olarak içermekle beraber A vitamini, selenyum, C vitamini, askorbil-palmitat bulundurmaktadır. Ekstrakt sağlık açısından son derece faydalı ve toksik olmayan özelliğe sahip bir üründür. Ekstraktın kullanımı, zeytin yaprağı çayına kıyasla kolay ve kullanım alanı oldukça geniştir.

Doğal antioksidan özelliğe sahip olmalarından dolayı, bitkilerdeki fenolik bileşiklerin varlığı çok önemli bir unsurdur. Fenolik bileşikler bitkiler tarafından mikroorganizmalara ve güçlü ultraviolet (UV) ışınlarına karşı korunma mekanizması için sentezlenen bileşenlerdir. Antioksidanlar; yağ içerikli besinlere lipid oksidasyonu sonucu oluşan toksik bileşikleri ve tat bozulması oluşumunu engellemek için katılırlar. Benzer ya da daha fazla antioksidan aktifliklerine sahip oldukları için, bitki ekstraktları yapay antioksidanlara karşı doğal alternatif oluşturmaktadırlar (Le Floch, 1998).

Zeytin yaprağında bulunan başlıca fenolik bileşikler

Oleuropein
Hidroksitirosol
Verbaskozit
Apigenin-7-glukozit
Luteolin-7-glukozit
Tirosol
Vanilik asit
Diosmetin-7-glukozit
Kafeik asit
Luteolin
Rutin
Diosmetin
Vanilin
Kateşin’dir.

Zeytin Yaprağı Ekstratının Etki Alanları

Antikanserojonik Etki

Zeytin ağacından veya yaprağından elde edilen toksik özellikte olmayan oleuropein maddesi, kanseri önleyen bir etkiye sahiptir.

Oleuropein; kanserli hücrelerin etrafını geri dönüşümsüz olarak sararak çoğalmalarını, yayılmalarını ve başka bölgelere sıçramalarını engellemektedir. Belirli bir dozda ilaç şeklinde alımıyla da, ileri derecedeki kanserli hücrelerin kas liflerini parçalayarak çoğalmalarını önlemektedir.

Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalarda ekstraktın kullanılmasıyla kötü huylu tümörlerin 9-12 gün içerisinde gerilediği gözlenmiştir. Radyasyona maruz kalarak gen değişikliği sonucu oluşan kanserli hücrelerin önlenmesinde de oleuropein etkili bir maddedir. X ışınlarına maruz kalınmasının öncesinde ve sonrasında oleuropeinin, kromozom yapısını koruyarak kanser oluşumunu engellediği tespit edilmiştir. (Benavente-Garcia, 2002)

Kardiyovasküler Etki

Zeytin yaprağı ekstraktının; kan basıncını düşürücü, kalp ritmini düzenleyici özelliği ile koroner kan akışı üzerine olan olumlu etkisi ve kardiyovasküler sistemde de birçok hastalığı önlediği ortaya çıkmıştır.

Oleuropein, antioksidan özelliği sayesinde LDL kolesterolünün okside olmasını önlemekte ve damar sertliği oluşumunu azaltmaktadır. Toplam kolesterol ve trigliserid miktarını düşürmektedir.

Damarlarda trombositlerin birleşip kümeleşmesini engeller, anjiyotensin dönüştürücü enzimleri de inaktive ederek kalbin çalışmasında ve kalp yetmezliğinde yararlı etki göstermektedir.

Atardamarların kasılmasıyla gerçekleşen düzensiz kalp atışı olayını da önlemektedir. Ayrıca enfarktüs riskini de azaltıcı özelliğe sahiptir. (Andreadou, 2007)

Kan Basıncını Düşürücü Etki

Yüksek tansiyon hastalarında, zeytin yaprağı ekstraktının kullanılmaya başlanmasından 3 ay sonra önemli derecede yüksek kan basıncının düştüğü gözlenmiştir. Sistolik ve diyastolik kan basınçlarını düşürerek yüksek tansiyonu düşürücü özelliği olduğu gibi kalbin ritm bozukluğunu da düzenlemektedir. Yüksek tansiyonu önleyici etkisiyle birlikte LDL kolesterol seviyesini de azalttığı gözlenmiştir. (Perrinjaquet-Moccettil, 2008).

Antidiyabetik Etki

Oleuropein, şeker hastalarında kan şekerini ayarlayıcı ve antioksidan etki göstermektedir. Şeker hastalarında, oksidatif strese ve serbest radikallere maruz kalma sonucunda retinopati, nefropati ve nöropati gibi komplikasyonlar gelişmektedir. Oleuropeinin serum insülinini artırırken, oksidatif strese bağlı bu diyabetik komplikasyonları antioksidan özelliği sayesinde azalttığı gözlenmiştir.  (Eidi, 2008).

Antimikrobiyal Etki

Yüzyıllarca yaşayabilen zeytin yaprağının mikroorganizmalara ve hastalıklara karşı direnci artırmadaki en güçlü etkisi antimikrobiyal aktivitesinden kaynaklanmaktadır.

Oleuropeinin birçok bakteriyi (Staphylococcus aureus), küfü (Aspergillus niger), mayayı (Saccharomyces uvarum) ve mantarı inhibe ettiği tespit edilmiştir.

Oleuropeinin hidrolizi ile oluşan elenolik asit bileşiği ise; birçok virüs türünü güçlü bir şekilde inhibe edici özelliğe sahiptir. (Sudjana, 2008).

Antioksidan Etki

Zeytin yaprağından elde edilen fenolik bileşikler, E vitamininden daha güçlü antioksidan kapasiteye sahiptir. Bu bileşikler antioksidan özelliği sayesinde LDL kolesterolünün bakır sülfatla oksidasyonunu önemli derecede önlemektedir. Bu sayede oksidasyona bağlı olarak gelişen enfarktüs ve damar sertliğinden, periferik damar hastalıklarından, koroner kalp hastalıklarından da korunma sağlanmaktadır.

Ayrıca şeker hastalarında oksidatif strese bağlı olarak gerçekleşen birçok komplikasyonlarda antioksidan kapasitesiyle engellenmektedir. (Ferreira, 2006).

Kronik Yorgunluğu Önleyici Etki

Zeytin yaprağı ekstraktı; mantarlara ve virüslere karşı olan etkisi sayesinde kronik yorgunluk sendromunu ve kronik kas ağrılarını giderici özelliğe sahiptir.

İnsanlarda yorgunluğa, enerji düşüklüğüne sebep olan mikroorganizmaların, ekstraktın sahip olduğu antimikrobiyal kapasitesi ile etkisiz hale geldiği tespit edilmiştir. (Advanced Health and Life Extension)

Kemik Sağlığı Üzerine Olan Etki

Oleuropein, menopozal osteoporoz türündeki kemik erimesini durdurucu aktiviteye sahiptir. Antioksidan ve iltihaplanmayı önleyici özelliğe sahip fenolik bileşikleri sayesinde de, kemiklerde mineral madde yoğunluğunun azalmasını engellemektedir. (Puel, 2006)

Bağışıklığı Güçlendirici Etki

Oleuropein; bağışıklık sistemini düzenleyici yeni bir bileşen olarak kullanılmaktadır. Kanda ve organlarda bakteri gelişimini azaltarak, toplam antioksidan kapasitesini koruyarak bağışıklık sisteminin güçlenmesinde etkin rol oynamaktadır.

Oleuropein, iltihap sentezini önlemekte veya fagositoz yoluyla enfeksiyonların giderilmesine yardımcı olmaktadır. (Giamarellos, 2006)

Ateş Düşürücü Etki

Zeytin yaprağının kaynatılmasıyla elde edilen öz; 19. yüzyılın ortalarında şiddetli ve ölümcül hastalıklarda ateş düşürücü olarak kullanılmıştır. Zeytin yaprağı ekstraktının da ateş düşürücü özelliğinden dolayı sıtma semptomlarından korunmak ve tedavi olmak amacıyla kullanıldığı bilinmektedir.

İspanya savaşı sırasında (1808-1813) subaylar ara sıra çıkan ateşlerinin tedavisi için zeytin yaprağını kullanmışlardır. (Olive Leaf Extra Strong Tincture Dosage)

Zeytin Yaprağı Ekstraktının Sağlık Üzerindeki Diğer Etkileri

– HIV Proteaz enziminin gelişimini engeller.
Sedef hastalığında iyileşme sağlar.
İdrar yolları enfeksiyonlarını hafifletir.
Menenjiti iyileştirmede faydalıdır.
– Zararlı bakteriler yüzünden oluşan
ishalleri hafifletir.
Peptik ülserleri azaltır.
Kronik sinüzitler için oldukça iyi bir iyileştiricidir.

Kur’an’da da adı geçen bitkilerden birisi olan zeytinin yaprağı da şifa deposu. İşte zeytin yaprağının müthiş faydaları…

  • Zeytin Yaprağı Kan Şekerini Düzenler.
  • Zeytin Yaprağı Kollestrolu Düzenler.
  • Antioksidan Etki Oluştur.
  • Bronşit için bitkisel tedavide kullanılır.
  • Zeytin Yaprağı Soğuk Algınlığına iyi gelir.
  • Kulak Enfeksiyonlarına neden olan mikropları öldürür.
  • Fibromiyalji türü romatizmal ağrılara iyi gelir.
  • Mantar hastalığına bitkisel çözümler sunar.
  • Uçuğa neden olan mikrobu yok eder.
  • Salmonella türü bakterilere karşı etkilidir.
  • Kandidiyasis türü mikroorganizmalardan kaynaklı hastalıkları iyileştirici etki gösterir.
  • Dizanteriye iyi gelir.

Zeytin Yaprağı Çayı Nasıl Yapılır?

Bir yemek kaşığı kıyılmış kuru zeytin yaprağının üzerine bir bardak kaynar su döküldükten sonra üstü  kapalı olacak şekilde 10 dakika kadar demlenir ve süzülür. Günde  2 – 3 defa içebilir.

Zeytin Yaprağı Çayının Yararlı Etkileri

Antimikrobiyal Etki

Zeytin yaprağı çay olarak tüketildiğinde vücuda alınan oleuropein iki enzim tarafından elenolik aside dönüştürülür. Elenolik asit daha öncede belirttiğimiz gibi yüksek antimikrobiyal etkiye sahiptir. Bakterilerin hücre duvarını etkiler ve böylece doğal yolla bağışıklık sistemi güçlenmiş olur. Böylece birçok antibiyotiğe direnç kazanan mikroorganizma ve dolayısıyla bunların neden olduğu birçok hastalık doğal yollarla ortadan kaldırılmış olmaktadır.

Antioksidan Etki

 

Soluduğumuz havadaki oksijen, vücut içinde serbest radikaller adı verilen ve toksik (zehirli) etki gösteren bazı maddelerin oluşmasına neden olur. Demirin paslanması ve balığın sudan çıktıktan sonra ölmesi, oksijenin zararlı etkilerine örnektir. Antioksidanlar, vücudumuzda kimyasal reaksiyonlar sonucu oluşan veya dışardan sigara, alkol, kirli hava vs. ile alınan zararlı maddelerin (serbest radikallerin) nötralize edilmesini sağlar.

Antioksidanların yardımı ile hastalıkların oluşumu önlenebilir, hormonal denge korunabilir, yaşlanma süreci geciktirilebilir. Zeytin yaprağı ekstraktı yüksek antioksidan aktiviteye sahiptir. Bu etki oleuropein bileşiğiyle beraber tabloda verilen diğer fenolik bileşiklerin sinerjik etkileri sonucu meydana gelir. Vitamin C ve E’nin gösterdiği antioksidan aktivitenin yaklaşık 2,5 katı kadar daha yüksek bir antioksidant aktiviteye sahiptir.

Zeytin Yaprağında bulunan Serbest radikaller vücudumuza dışarıdan sigara, alkol, kirli hava, vs. ile veya kimyasal reaksiyonlar sonucunda oluşarak zarar verebilirler. Zeytin yaprağı ekstratı fenolik yapıda bir bileşen içerdiği için fenolik hidroksil grupları ile harika bir antioksidan etki gösterir. Bu şekilde serbest radikalleri tutarak birçok hastalığın önüne geçilebilir. Aksi takdirde serbest radikaller sağlam hücrelerin, hücre zarını deforme ederek kontrolsüz çoğalmaya neden olur ve bu kanserleşmeye giden bir süreçtir. Antioksidanlar serbest radikalleri tutarak kanseri önlemede yardımcı olurlar.

Yapılan birçok çalışma zeytin yaprağı ekstratının farklı kombinasyonlar ile tamamlandığında karaciğer, prostat, meme kanseri gibi birçok kanserli hastalıkta etkili olduğunu göstermektedir.

Koroner Damarlar Üzerinde Etkisi

İn-vivo şartlarda yapılan birçok çalışma oleuropein’ in
vasodilator (damar genişletici) etki yaptığını, tansiyonu düşürdüğünü ve anti-aritmik özellik gösterdiğini ortaya koymuştur. Aynı zamanda LDL kolesterol seviyesinde düşmeye neden olduğu sonucuna varılmıştır.

Kalp rahatsızlıklarında zeytin yaprağı çayı ile iyi sonuçlar elde edilmektedir. Laboratuvar ve klinik çalışmaların sonucu olarak, zeytin yaprağı çayı kalp yetmezlikleri, damar tıkanıklıkları üzerinde de etkili bulunmuştur.

Kan Şekeri Seviyesinin Düzenlenmesi (Hypoglisemik Etkisi)

Yine yapılan in-vivo (canlı vücudunda) çalışmalarda, zeytin yaprağının etken maddesi oleuropein, hipoglisemik etki göstermiş ve
yüksek kan şekeri seviyesinde düşme gözlenmiştir.

Zeytin yaprağının kaynatılıp içilmesi yapılan bilimsel araştırmalarda diabet (şeker hastalığı) iyi geldiği saptanmıştır.

Zeytin yaprağında bulunan yoğun insulin etkisi vücuttaki eksiği gidererek karaciğerin normal olarak çalışmasını sağlamakta ve özellikle şeker hastalarındaki insülin ihtiyacını fazlası ile karşılamaktadır.

Zeytin Yaprağı İle Zayıflama

Kilo verirken bizi destekleyecek ve vücudumuza katkı sağlayacak vitaminlere oldukça ihtiyaç duyarız. Özellikle diyet dönemlerin de, halsiz ve zayıf kalan bünyemize destek verecek ve bizim enerjili olmamızı sağlayacaktır.

Uzun ömürlü lakaplı olan zeytin ağacının, özellikle Akdeniz ülkelerinde kullanımı daha fazladır. Günde 2 veya 3 bardak içilmesi önerilen zeytin yaprağı çayını, diyet listelerinde de artık sıkça görmek mümkün olacaktır. Metabolizmamızı yormayan yiyecekler yardımıyla ve günlük yapmamız gereken aktivitelerimize ara vermeden, günde isteğe bağlı olarak tüketilen zeytin yaprağı çayından içmek, önce şifa niyetine daha sonra sağlıklı zayıflamak üzere olmalıdır.

Kimyasal zayıflama ürünleri hem ekonomik açıdan bizleri olumsuz etkilemekte hem de çok sağlıklı oldukları konusu tartışılır olmaktadır. Hem bütçemize, hem de vücudumuza sağlık veren bu şifalı zeytin yaprağı çayını severek ve sağlıkla tüketebiliriz. Hiçbir zararı olmayan bu zeytin yaprağı çayının, aksine bütün iç organlarımızı temizlediğini ve cildimizin parlamasını sağladığını bilmeliyiz.

E ve C vitamini açısından yüksek olan zeytin yaprağının kilo verirken ihtiyacımız olan günlük vitaminleri vücudumuza sağlamış olmaktayız.

  • Sofralarımıza zenginliği ve doyuruculuğu ile tat katan zeytinlerin, şifalıkları tüm dünyada her derdimize çare olması açısından göz doldurucudur.
  • Zeytin yaprağı çayı, diyet yaparken hiçbir yorgunluk barındırmamakta ve vücudu toksinlerden arındırmaktadır.
  • Yorgunluk, halsizlik ve baş dönmesi gibi diyetin normal seyrinden farklı olarak, bu gibi rahatsızlıkları ortadan kaldırıcı özellik taşımaktadır.
  • Artık diyet listelerinde sıkça rastlayacağımız zeytin yaprağı çayının, süper bir kilo verdirici olduğunu deneyerek göreceğiz.
  • Kısa sürede verilen fazla kilolarımızdan kurtulmamıza yardımcı ve tam destekçi olan bu şifalı çay, zayıflama konusunda umudumuzu yitirmeden bizleri sağlıkla zayıflatmak için varlığını sürdürecektir.

Her bitki, Yüce Yaradan tarafından kendisine verilen görev neticesinde insan vücudu için sayılamayacak kadar yarar ve fayda sağlamaktadır. Bunlardan sadece birisi olan zeytin yaprağı pahalı olmayan, her derde deva bir şifalıktır…

Sıhhatle ve sevgiyle kalın…

Nazan Başoğul

Etiketler:

Zeytin yaprağının faydaları Konusuna 3 Yorum Yapıldı
  1. zeliha diyor ki:

    Canım Allah razı olsun,ne kadar faydalı bir paylaşım..
    Zeytinin ne kadar faydalı olduğunu biliyorum ama , yaprağında bu kadar fayda olduğundan haberim yoktu..
    Bundan böyle yaprağını kaynatıp içmeye çalışıcam inşAllah..
    Muhabbetle..

  2. rumma diyor ki:

    Şifa olur inşallah canım..:)

    sevgiler

  3. Abdullah Çamoğlu diyor ki:

    süper bir ilaçmıi

Sayfa başına git