Oruç toplumca kucak açmak, gökten yağan akide şekerlerine
ORUÇ, RÜ’YET; bir gözetleyiş hilali-aydınlığı aynı özlemi paylaşan tüm bir ümmetce, bayramı beklemedeki neş vü sürur içinde..
ORUÇ, İMSAK; bir tutuş nefsi iftarlıklardan, sadece Sahib’i için iftarlıkların…
ORUÇ, İFTAR; bir açış, bir açılış sevinci, sevinçlerin ilki, ikincisi ise Rabbe kavuşmak, (1)
ORUÇ, SUSMAK; susma hakkını kullanmak, iffetin sırrını korumak üzere bir Meryem gibi, (2)
ORUÇ, TAKVA; bir yazgı geçmişten geleceğe, korunmalıklarını giysin diye insanlar, (3)
ORUÇ, SABIR; tam olmasa da yarısı, diğer yarısı ise takvada, (1)
ORUÇ, KALKAN; bir zırh şeytana ve şeytanlaşanlara karşı, nefsi korumak için ateşten, (1)
ORUÇ, İ’TİKAF; iç alemin sessiz köşelerinde bir inziva, bir tefekkür,
ORUÇ, RAMAZAN; Kur’anın inzaliyle müşerref ay, rehber ve furkanca bir tavırla. (5)
RAMZA; yeryüzünü tozlardan temizleyen güz yağmuru;
RAMAZ; güneşin hararetiyle nerdeyse kor hale gelmiş, günahları yakmak için ,
ORUÇ, SÜRUR; Rahman’a kavuşmadaki sevincin küçük bir modelini, ilk lokmadaki hazda yaşamak gibi,(4)
ORUÇ, ŞÜKÜR; tufandan kurtuluşun teşekkür ifadesi, herbir kurtuluşa örneklik olsun diye Hz. Nuh’tan as bir sünnet. (6)
ORUÇ, İNFAK, FİTRE, ZEKAT; Rahman’ın cc lutfettiği merhameti insanlara yöneltmenin cömertliği, cimrileşmeyiş-oruç; merhamet.
ORUÇ, ZİKR; heran akılda tutabilmek oruçlu olmayı, Emreden emrettiği için, Emreden adına,
ORUÇ, SAHUR; teheccüdün talimgahı kılmak evleri ve şahid olmak aydınlığın başlangıcına,
ORUÇ, MUHAFAZA; şeytanları bağlayandan sabrı arzulayanlara bir lütuf,
ORUÇ, İMKAN; cennetin yakınlığı, cehennemin kapılarında kilit, şeytanların asılışı perçemlerinden (1)
VE ORUÇ, BAYRAM; topluca toplumca kucak açmak, gökten yağan akide şekerlerine.
1- Buhari-Müslim
2- 19/26
3- 2/183
4- Buhari. Savm 2-Müslim. Sıyam162
5- 2/185
6- 2/85, 23/28
Henüz yorum yapılmamış.