Kaside-i Bürde ( قصيدة البردة)
Kaside-i Bürde
Büyük bir şair ve edib olan Muhammed İbn Said el-Busirî Hazretleri (ö: 1295m./İskenderiye) bir gün evine giderken, yaşlı bir zat önüne çıkarak sorar:
– Ey Busirî! Bu gece Rasulullah’ı rüyanda gördün mü?
– Hayır, görmedim.
İhtiyar, başka bir şey demeden uzaklaşır. Busirî’nin gönlünde ise, o andan itibaren müthiş bir şekilde Peygamber aşkı ve muhabbeti yerleşir.
İşte o gece rüyasında Rasul-i Ekrem (A.S.)’i görür. Uyanınca, içinin neşe ve huzurla dolup taştığını fark eder. Bunun üzerine Rasulullah’ı metheden birçok kaside yazar.
Bir zaman sonra, şairin vücudunun yarısı felç olur. Artık yürümekten acizdir. Nihayet, Peygamber’e olan sevgisini dile getirdiği 161 beyitlik muhteşem kasidesini yazarak, bunun hürmetine Yüce Allah’tan şifa diler. Kaside-i Bürde adıyla meşhur bu şiiri bitirdiği gece, Peygamber Aleyhisselâm’ı rüyasında görür ve kasidesini huzurunda okur. Allah Rasulü bundan memnun kalarak, mübarek elleriyle Busirî’nin felçli azalarını sıvazlar, bürdesini (hırka-i şerifini) de ona giydiriverir. Busirî Hazretleri uyanınca, hastalıktan şifa bulduğunu görür ve hayretle Allah’a şükreder.
Sabah dışarı çıkınca, karşılaştığı dostu şeyh Ebu’r-Reca der ki:
– Ey Busirî! Peygamber Aleyhisselâm’ı methettiğin Kasideyi bana getiriver!
Dün yazdığı kasideyi henüz kimseye göstermemiş olan Busirî sorar:
– Bende kaside çok. Hangisini istersin?
– Rasulullah’ın huzurunda okuduğun kaside! Dün gece onu Peygamber’in huzurunda okurken duydum ve O’nun da bundan çok memnun olduğunu gördüm!..
Hasret ateşine yanmaktan mıdır
Aşkın neşesine kanmaktan mıdır
Selemli dostları anmaktan mıdır
Kanlı gözyaşları akar gözünden
Öyle içlisin ki gören şaşıyor
Dur dedikçe gözyaşları taşıyor
Kendine gel desen kalbin coşuyor
Ağlasan inlesen de yeridir
İnsan değil bu aşk dağlar eritir
Resul haz duyardı gece kalkmaktan
Hakkın huzurunda fazla kalmaktan
Ayaklar şişerdi namaz kılmaktan
Yazık bana yazık aykırı gittim
Onun sünnetine ihanet ettim
Hazreti Muhammed Hakk’ın sesidir
Her iki dünyanın efendisidir
Arap-acem onun bir bendesidir
Zaman o gül gibi gül görmüş değil
Sen de o güzelin önünde eğil
Bütün nebilerde üstündür elhak
Bir başka özenle yaratmıştı Hakk
Hele bir ilmine keremine bak
Onun kemâline eren olmadı
Daha öylesini gören olmadı
Sîret ve sûreti tamam olunca
Nebîler fihristi hitam bulunca
En sonra o geldi vakit dolunca
Arınıp süzüldü kemâle erdi
Bu sebeple Allah habîbim derdi
Elbet anlatamaz şâir böylesin
Nutku tutulmuştur kalem neylesin
Bırak ta son sözü ilim söylesin
Âdem evlâdının o en hasıdır
Yaratılmışların en âlâsıdır
Gün olur k bir olay gelirse başa
Kesip ümidi düşme telaşa
Kereminden mahrum eder mi hâşâ
Resûl’ün yaktığı meş’ale sönmez
O kapıyı çalan eli boş dönmez
Detaylı okumak isterseniz umut rehberine misafir olun..
Pdf formatında Kasidei bürde kitapçığını okumak isterseniz buradan buyurun..
Allah razı olsun, Cuman hayrolsun Rummacım..
ben geldim tanıştığıma memnun oldum…
bana da beklerim
:)
Paylaşımın için Allah razı olsun canım.Hayırlı geceler.
çok. Güzel