İftariyelik kişiler aranıyor

Ramazan dolayısı ile ekranı saran programlar birbirinden şaşırtıcı kimlikler sunuyor bize, sarı sayfalara düşen ilanlarla özel olarak bulundular dedirttiriyorlar! Yaptıkları programların başarısı, kalitesi reyting sıralamasındaki en yüksek yeri kapmakla ölçülüyor! Ana haber bültenlerinde, hangi türbeye ne adak adayabileceğimizi ve karşılığında ne isteyebileceğimizi anlatan, bilgilendirici özel haberlerin ardından programdaki hocanın açıklamalarının haber olması, açıklama üzerine günlerce tartışma oluşturulması başarı göstergesinden başka biri.

İş garantisi 30 gün, ünlü olabilme durumunu çalışanların kendi performanslarına bırakmış durumda.

Aranıyor!

Ramazan boyunca ekranlarda iftar veya sahur programı sunabilecek… Program içeriğinde en ciddi konudan en zevzek konuya hiç fark ettirmeden geçebilecek… En anlamsız olayların üzerinde inatla durup, tekrar tekrar konuyu oraya getirebilecek… İnsanların söyledikleri cümlelerde en alakasız olanı seçip, reyting patlatabilecek olanları öne çıkaracak kadar yineleyecek… Bol inşallahlı maşallahlı konuşacak, prenzatabl sunucular, aranıyor!

Aranıyor!

Sahur ve iftar programında sunucu gibi ramazan boyunca hazır asker şeklinde sıkılmadan köşesinde oturacak… Ciddi tavrını değiştirmeden; “hocam iftarı şöyle açsak olur mu? diş fırçalayınca oruç bozulur mu? Geçen yılarda sigara içmenin oruç bozmadığını söylüyordunuz bu yılda geçerli mi? gol yiyince oruç bozulur mu?”

Sorularına yılmadan usanmadan, birini diğerinden ayırmadan, hiçbir netliğe kavuşturulamayacak cümlelerle cevap verecek… Sorulara cevap vermekle hızını alamayıp, diğer kanallardaki hocaların konular hakkındaki yorumlarını beğenmeyip, o konulara daha modern (!) yaklaşımlarla yorum getirecek… Söylediklerinin inandırıcılığını kaynaklara değil sesinin tonuna dayandıracak… Kaynak olarak sadece kendi yazdığı kitabı gösterecek… cevapları ile reyting birinciliğini zorlayacak marjinal hocalar, aranıyor!

Aranıyor!

Sunanın sunduğu, hocanın soruları cevapladığı, enerjinin hiç eksilmediği iftar programında, bu hengâmenin içinde, ramazanda oruç tutmayı diyet formuna sokacak, “şöyle yerseniz kilo alırsınız… Ama şunları yerseniz kilo almaz hatta verebilirsiniz… Şunları yerseniz susamazsınız… yemekten sonra sağlığınız için ne olur sütlü tatlılar yiyin..” gibi konuşmaları yapacak bir diyetisyen, aranıyor!

Aranıyor!

Stüdyonun bir köşesine kondurulmuş mutfakta, iftara özel ilginç yemekleri en ala ev hanımlarına bile; “acaba nasıl pişiriliyordu bu makarna” dedirttirecek tarifler yapacak… Sadece yemek yapmakla kalmayıp ortamda dolanan konulara şaşırtıcı engin fikirleri ile “evet hocama katılıyorum” manasına gelecek cümleler sarf edecek, aşçı, aranıyor!

Ramazan programlarını renklendirecek, insanlara oruç tuttuğunu utturacak

Aranıyor’larla kalmamalıyız.

Her geçen yıl artan yapmacık formatlı ramazan programları göz ardı edilmemeli. Bir devlet meselesi haline getirilip dikkate alınmalı. Mesela birçok üniversitede sadece bu programlara eleman yetiştirmek için bölümler açılmalı. Hocalar daha şovmen, sunucular daha halkla ilişkiler gülüşüne sahip ramazanı diyet ayı haline getiren diyetisyenler daha kurmaca olmalı.

Bu programlar göz ardı edilmemeli, desteklenmeli. Daha fazla dejenere edilmeli, arınma ayı. Kim ne kadar manevi yük yüklemiş kendine, dökülmeli ortaya. İnsanlar bu programlardan öğrendiklerini yayarak herkesten daha çok Müslüman’ım yarışına sokulmalı. “Oruç tutmasak da olur biz bu ayın feyzine varan Müslümanlarız!” düşüncesi arttırılmalı.

Göz ardı etmemeliyiz bu programları. Aramalı hocaya en saçma soruyu sorma yarışına katılıp, onun dediklerinden bir şey anlamamalı, en manevi albümü veya kitabı eline almış programa gelmiş gelen konuğa, onu ne kadar sevdiğimizi anlatıp, sunucuyu teşekkürlere boğmalıyız.

Göz ardı edilmemeli, kızmamalı eleştirmemeli. Biliyorsunuz arz talep meselesi bu işler;

“HALK İSTİYOR ONLAR YAPIYOR!!”