Freegan felsefesi…
Geçen gün televizyonda freenganlarla ilgili bir belgesel izledim. O belgeselde çöpten beslenen, gayet sağlıklı ve temiz görünen, karavanlarda yaşayan insanlar vardı. Marketlerin çöpe attıkları, tüketim tarihi dolmuş ürünlerle besleniyorlardı. Tüketim tarihi bir iki gün geçmiş bir jambon buldular. İçlerinden birisi jambonun iyi paketlenmiş olduğunu ve hava almadığı için bozulmadığını söyleyip yedi ve uzun zamandır bu şekilde beslendiğini, ciddi bir hastalık geçirmediğini söyledi. Ben de izledikten sonra son tüketim tarihi üstüne biraz düşündüm. Acaba son tüketim tarihi dolan yiyecekleri hemen atmalı mıyız yoksa bir iki gün daha toleransı var mıdır? Tabii cevap saklama koşullarına da bağlı ama tam karar veremedim doğrusu. Neyse biz tekrar dönelim freegan felsefesine…
Freegan, free (özgür) ve vegan (vejetaryen) kelimelerinin birleşerek oluşturduğu yeni yetme bir akıma yani freeganizme tabi olan insanlara verilen isim. Freeganlar lüks tüketime ve israfa tamamen karşılar ve tabiri caizse ikinci el yemek tüketiyorlar. Bu işi de çöp karıştırarak gerçekleştiriyorlar. Bu insanlar dünyada mevcut olan tüketim çılgınlığına karşı kendilerince bir akımını sürükleyen insanlar ve gün geçtikçe sayıları artıyor.
Çöp Sağlıksız Mı?
Karavandan bozma evinde çöplükten topladığı sosisleri kızartarak kendisine nefis bir akşam yemeği hazırlayan Ash Falkhingham için çöpteki tüm ürünler sağlıksız değil. Falkhingham, “Yediğim her şeyin çöplerden olması mantıklı bir yaşam seçimi. Bir süpermarket hayal edin ki; her şey bedava. Market rafları gibi. İsteyen gelip istediğini alıyor,” diyor. Freeganizmin İngiltere’deki ilk temsilcisi olan Falkhingham geçtiğimiz ekim ayından bu yana ülkeyi baştan sonra dolaşarak akımı diğer insanlara da yaymaya çalıştı. Freeganlar kendilerini evsizlerle karıştırtanlara “Benim evim dünya,” cevabını veriyor.
Tüm freeganların vejeteryan olduğunu düşünmeyin. Bazı freeganlar et ürünlerini de yiyiyor. Amerikalı genç freegan John Philips çöpün yiyecek için bir hazine olduğunu söyleyerek “Çöpten yemek sağlıksız diyorlar. İnsanlar öylesine tüketim çılgını olmuş ki paketi açılmamış olanları bile çöpe atıyor. Onlar kapitalizmin çöp kutuları olabilir, ama sosyalistlerin buzdolapları,” diyor.
Gönüllü İşsizlik
“Freeganizm sadece çöpten yiyerek yaşamak mı?” diye sorulabilir. Cevap “Hayır”. Akımın takipçileri insanın kendi zamanını kontrol etme hakkı olduğuna inanıyor. Bu yüzden kendilerini kalıplara sokan, ay sonunu getirmek için onlar için çok da bir şey ifade etmeyen maaşa ulaşmak için çalışmayı reddediyorlar. Freeganların felsefelerini aktardığı internet sitesinde ‘gönüllü işsizlik’ başlığı altında bu sorunsalın nedenleri şöyle açıklanıyor: “Bizler çalışan olarak şiddet, ölüm, yok etme makinesinin çarklılarından biri haline gelmeyi reddediyoruz. Temel ihtiyaçlar giderildiği zaman alınan ekstra maaşın hiçbir anlamı yok.
Ulaşımda Freeganizm
Freeganlar ekolojik dengeyi bozan taşıtlarla seyahat etmiyor. Kaykay, bisiklet gibi çevre dostu araçlar onların da dostu. Sebze yağı ile çalışan arabalar ise alternatif tercihleri. Freeganlar ev sahibi olmanın bir ayrıcalık değil o kişinin yaşamdaki hakkı olduğunu düşünüyor. Onlar terk edilmiş ya da eve dönüştürülebilecek (ağaç kovuğu, karavan vs.) her nesneyi yaşam alanı olarak kullanabiliyor.
Politik Bir Hareket
Çöpe atılan yiyeceklerle besleniyor, ikinci el giysiler giyiyor, az çalışıp çok gönüllü iş yapıyorlar. Freeganizm sosyal olduğu kadar politik bir hareket olarak da yorumlanıyor. Çünkü hedef kapitalist kısır döngüyü hayata karşı freegan bir duruşla eritebilmek.
Henüz yorum yapılmamış.