Yeme Davranışı Bozuklukları

Yeme Davranışı Bozuklukları
31 Ağustos 2009 tarihinde eklendi, 1.848 kez okundu.



Dyt. Hülya Çağatay

Günümüzde farkında olmadığımız ve ciddi sağlık problemlerine neden olabilen hatta ölümlerle bile sonuçlanabilen yeme davranışı bozuklukları belki de çevrenizde birçok kişide kendini göstermektedir.

Anoreksia Nervoza adı verilen hastalıkta, kişiler vücut ağırlığının çok altındaki bir ağırlıkta olmaktan mutluluk duyan ve sürekli kilo alma korkusu yaşayan, aşırı zayıf olmasına rağmen bu durumu kabullenmeyen kişilerdir. Genellikle, Anokraksia Nervozalı bireyler kilo alma konusunda aşırı hassastırlar ve yedikleri besinlerde aşırı alımdan korkarlar ve bu kişiler kaşektik (aşırı zayıf) denilen görüntüdedirler.

Bu kişiler toplum içersinde yemek yemekten rahatsızlık duyarlar, sürekli çevrelerini kontrol ederler, içine kapanık ve asosyaldirler. Bu tür kişilerde mutlaka doktor – diyetisyen ve pisikolog eşliğinde multidisipliner bir yaklaşım içinde tedavi uygulanmalıdır. Genel durum değerlendirilerek, sonrasında beslenme durumunu düzeltmeye yönelik çalışmalara başlanılmalıdır.

Bulimia nervosa adı verilen, kişilerde aşırı yeme ve bu aşırı yeme sonucunda kendini cezalandırarak aç bırakma, kusma, sonraki birkaç gün aç kalma, laksatif – diüretik ve lavman kullanımı, aşırı egzersiz yapma gibi durumlara başvurmaktadırlar. Bu tip kişilerde kendini kusturmaya bağlı özafagusta yani yemek borusunda aşınmalar oluşabilir, diş ve diş eti hastalıkları da görülebilmektedir. Bu tip kişilere yaklaşım çok önemlidir, çünkü bir anda belli bir kiloyu vermek isteyecektir. Doğru beslenme düzeninin anlatılması ve gözetim altında tutulmaları gerekmektedir.

Tıkınırcasına Yeme Sendromu adı verilen diğer bir yeme bozukluğu çok sık görülen dönemsel yada sürekli yaşanabilen bir durumdur. Kısa sürede aşırı besin alımı görülmektedir. Bu kişiler bu yeme atağı esnasında, aşırı derecede yerler, hızlı bir yemek yeme söz konusudur ve yalnız olmayı tercih ederler, kontrol dışı bu yeme durumu tamamen psikolojiktir çünkü kişi fizyolojik olarak tok olsa bile kendini aç hisseder. Bu aşırı yeme nöbeti sonrasında kendilerinden memnuniyet duymazlar ve pişmanlık hissederler. Bu sendrom stresle bağlantılıdır, öfkeli, mutsuz yada huzursuz dönemlerde yaşanabilen bir durumdur. Bu tür kişilerin mutlaka profesyonel bir yardım almaları gerekmektedir.

Bu sendromların dışında obez kişilerde rastlanan ve özellikle çocukluk döneminde daha ağır görülen pisikolojik sorunlar, toplumdan uzaklaşma gibi problemler görülmektedir. Bu tür durumlarda özellikle çocuklarda aileler yada yakınlar tarafından diyetisyen ve psikologa yönlendirilmeleri gerekmektedir. Bu kişiler kendilerini toplumdan soyutlar ve agresif olabilirler. Bu kişilere yakınlarının yaklaşımları ve çevresel etmenlerin etkileri çok önemlidir.

Unutmayalım ki her davranışın altında bir neden vardır, ve yaşanan her davranış iyilik yada kötülük doğurur. Sağlığımız ve bedenimiz bize bir armağandır, onu korumaya özen gösterelim.

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Sayfa başına git